DİLLER GÜZELİ
A diller güzeli,
A sesleri bezeli,
Enginlere saldığım,
Düşlere daldığım dilim benim...
Yok senden özge, ağzımda bir sevi
Seninle çiçeklenir gönül evi...
Türkçem benim,
Görkemli ecem benim...
Çağlayan bir ırmak gibisin sen,
Düşsek yad ellere,
Ana yurda varmak gibisin sen...
Türk dili Türklerin ana yurdudur. Nerede konuşuluyorsa orası yurttur bize.
Ulus olarak en büyük varsıllığımız dilimizdir.
Bizim dilimiz yeryüzünün en eski dillerindendir.
Nitekim Sümer yazıtlarında yüzlerce Türkçe sözcük bulunuyor.
İsa’dan önce üçüncü bin yıldan beri konuşulan bir dil olarak Türkçe köklü bir uygarlığın dilidir.
Türk dili en aşağı beş bin yıllık bir geçmişe iyedir.
O Alp Er Tunga’nın dilidir.
Tomris Katun’un,
Altın Giysili Adam’ın,
Bagatur Mete Han’ın,
Dahası Ergenekon’da Börteçine’nin, kökbörünün dilidir.
Türk dili, Türk adıyla kurulan ilk devletin başbuğu Bumin Kağan’ın dilidir.
Orkun gibi
Selenge gibi dupduru akan,
Tanrı Dağlarından Altay Dağlarına bakan,
Ak karlar üstünde Asena’nın ayak izlerine gizlenen,
Kutlu el Ötüken’den seslenen,
Ana sütü gibi duru
Ak kımızla beslenen,
Dörtnala gelip Uzak Asya’dan Anadolu’da Toroslar’a yaslanan
Dönüp Bengü Taşlara, Bilge Tonyukuk’la uslanan
Övünç dilidir, sevinç dilidir, kıvanç dilidir bizim dilimiz!
Bizim dilimiz,
Kül Tigin’le alpagut
Bilge Kağan’la Tanrıkut
Göklerde ak bulut,
Yüreklerde eşsiz bir umuttur.
Şanırak altında, kopuz sesinde, ezgilerle gönülleri ısıtan bir şölendir dilimiz.
Elegeş Yazıtlarından
Irk Bitig’e,
Kutadgu Bilig’den Kaşgarlı Mahmut’a,
Ahmet Yesevi’den Ali Şir Nevaî’ye,
Hacı Bektaş’tan Yunus Emre’ye,
Baba İlyas’tan Kaygusuz Abdal’a
Pir Sultan’dan Hataî’ye,
Karacaoğlan’dan Dadaloğlu’na
Türkçenin türküsü söylenir dillerde…
Türk dili Timur’un, Cengiz’in dilidir.
Türk dili, Kazak’ın, Özbek’in, Uygur’un dilidir.
Türk dili, Oğuz’un, Kırgız’ın, Manas’ın dilidir.
Türk dili, Yakutistan’dan Kerkük’e, Kazan’dan, Ufa’dan Kıbrıs’a, Komrat’tan Tebriz’e, Altaylardan Tuna’ya büyük Türkeli’nin dilidir.
Türk dili, ozanlar, bilginler, gezginler dilidir.
Türk dili, sevenlerin, sevilenlerin dilidir.
Dilimiz, Karamanoğlu Mehmet Bey’in yarlığında yücelen
Ulu Önder Atatürk’ün devrimiyle yükselen
Nazım Hikmet’in dizelerinde ışıldayan
Yazın dilidir,
Bilginlerin yapıtlarında bilim dilidir.
Türk dili bugün kollarıyla birlikte yeryüzünde 300 milyon kişinin konuştuğu görkemli bir dildir.
Azerbaycan, Kazakistan, Kırgız Cumhuriyeti, Özbekistan, Türkmenistan, KKTC ve Türkiye’den oluşan yedi bağımsız devletin resmi dilidir.
Türk dili, Türk Kağanlığı’ndan bu yana devlet dilidir.
Ancak Anadolu’da 748 yıl önce bugün Karamanoğlu Mehmet Bey ile devlet dili olarak duyuruldu.
“Şimden gerü hiç kimesne kapuda ve divanda,
mecliste ve seyranda ve dahi hiçbir yerde Türk dilinden özge dil konuşmaya!” diyerek yarlık yayımlayan Karamanoğlu’nun kutlu ülküsü gerçek anlamıyla yüzyıllar sonra Ulu Önder Atatürk’ün başlattığı devinimle yaşama geçti. Dil devrimiyle özüne dönen, serpilip büyüyen, varsıllaşan dilimiz bütün görkemiyle kendini gösterdi.
Büyük devrimci Atatürk şöyle buyurdu:
“Türk ulusunun dili Türkçedir. Türk dili yeryüzünde en güzel, en varsıl ve en kolay olabilecek bir dildir. Onun için her Türk, dilini çok sevip onu yükseltmek için çalışır. Bir de Türk dili, Türk ulusu için kutsal bir hazinedir.”
“Türk ulusundanım diyen insan her şeyden önce ve kesinlikle Türkçe konuşmalıdır.”
Biz de Toplumsal Esenlik Derneği olarak ulusumuza diyoruz ki;
Geçmişte Türkçe var olduğu için vardık.
Bugün Türkçe var olduğu için varız.
Gelecekte Türkçe var olacaksa biz de var olacağız.
Varlığımız sonsuz olsun.
Ulu Tengri ulusumuza, dilimize kut versin.
Ne mutlu Türk’üm diyene!